Sonntag, 11. Mai 2014

Otizmli Cocugun Annesi Olmak...

Bu söylesiyi  gecen yilki "Anneler Gününde" yapacaktik ama bizim ünlü ev tasima problemleri nedeniyle yapamamistik. Tam 1 yil sonra sosyal medya üzerinden uzaktan uzaga yaptik söylesiyi... Aslinda bu söylesinin yüzyüze, gözgöze yapilmasi gerekirdi... Ama iste kosullar, uzakliklar... 

Söylesimin konugu; benim 20 yillik dostum, arkadasim Funda Karademir Yilisin...
Bu söylesiyi yapmamiza neden 20 yillik arkadaslik degil elbette... Funda, otizmli evlada sahip bir anne... Bugün istedimki  farkli bir yasami taniyin! Bir anne'nin vermis oldugu hem kendi icindeki mücadeleyi, hem yasamin icindeki mücadeleyi okuyun, bilin istedim...
Ben Funda'nin 13 yillik otizm mücadelesine birebir tanigim... Gökberk'in yeryüzündeki ilk günlerine de tanigim. Gökberk'in uslu ve sakin haline, hastanede hic aglamadigi ilk gecesine(tek bir defa bile) tanigim... Otizm bende Yagmur Adam filminden ibaretti, Gökberk'in halasi olmamla beraber bu tamamen degisti.
Farkindaligi olan bir cocuga sahip olmak yeterince zordur, hele bizim ki gibi toplumlarda inanin daha da zor...
O nedenle bu farkliligi, farkindaligi farketmek ve yasamin icine katmak, yasamak gerekiyor...

Daha fazla uzatmak istemiyorum ve Fundayla birlikte yapmis oldugumuz, sade, icten bir söylesiyle sizi basbasa birakmak istiyorum...




Söylesimize ilk"Annelikten" önceki Funda nasildi diye sorusuyla baslayalim mi?
ilk önce tüm blog okuyucularina merhaba demek istiyorum. Öncelikle basta Annem olmak üzere, tüm annelerin bu anlamli gününü kutluyorum...
Anne olmadan önce Funda? -aslinda bu soru sürekli kendi kendime sormus oldugum bir soru. Omuzlarinda agir yükleri tasimayan Funda, hic olmayacak sorunlari kendisine dert eden Funda, özgür Funda...
Kisaca anne olmadan önce ne kadar sorunsuz ve ne kadar özgürmüsüm...

Cok tesekkür ediyorum Fundacim, seninde bu özel günün kutlu ve umut dolu olsun...
Hepimizin "cocuktan önce" dönemi ayni sanirsam, o halde bizlere, biraz anne Funda'dan bahseder misin?
Bazen sevecen, bazen sinirli... Bazen sabirli, bazen sabirsiz ve cogu zaman da kaygili ve otoriter bir anneyim... Fedekar bir anneyim demeyecegim zaten anne olmanin geregi degil midir fedakar olmak!..
Ama benim gibi özel bir cocuga sahip olan annelerin fedakarlik katsayisi cok daha yüksek. Bu gercegi görmezden gelmek istemiyorum bu böyle ama anneler bana kizmasin lütfen...

Annelik sende ayni zamanda otizimli bir cocuga sahip olmak demek, bunu birazcik acmak istermisin?
Anne  olduktan sonra hele de 3.5 yasindayken ogluna otizm tanisi konulduktan sonraki Funda: hayalleri calinmis, cocuguyla ilgili tüm beklentilerini ve arzularini rafa kaldirmis bir anneydi!.. Otizimle birlikte yasanabilecek tüm sevincleri yarim kalacak bir Anneydi...

Oldukca sarsici, ilk ne zaman ve ne sekilde ögrendin Otizim tanisini?
ilk tani rehabilitasyon merkezinde calisan kisi tarafindan, annemlerin evinde dogal gözlem yaparak taniyi koydu. Daha sonra G.Antep'te Docent Psikiyatrist tarafindan dogrulandi.

Bize Otizmi anlatir misin, mesela Gökberk'in en belirgin özelligi neydi, biraz bahsetmek ister misin?
Cocuklugundaki farklilik parmaginin ucunda yürümesiydi. Dönen nesnelere ilgisinin olmasiydi, yeni seyler ögrenmemesiydi... Anne olarak yasadigim en büyük burukluk ise kucagima gelmek icin bir istekte bulunmamasiydi. Vee tabii Anne kelimesini duyamamak...

Neden böyle dedigin anlarin oldu mu?
Neden ben? -Neden oglum? -sorulari ilk teshis kondugunda sordugum sorulardan biriydi. Simdi sormuyorum. Sadece -ahh be oglum diyorum ahhh!.. 
Cok yakisiklisin, keske yasitlarin gibi olsaydin, arkadaslarin olsaydi. Anne-ogul oturup karsilikli sohbet etseydik. Vee paylasamadigim neler, neler...

Bu sürecte cevrenin etkisi ne oldu?
Cevrenin bana olumsuz yanlari ya da etkisi olmadi-olamiyor, zira izin vermiyorum.  
Nasil dersen? -Görüstügüm insan sayisi kisitli, beni anlayan dostlarim var. 20-30 yillik dostluklarim, onlarla görüsüyorum... Akrabalarima gelirsek, suana kadar hicbir olumsuz tepkiyle karsilasmadim. Bu acidan cok sansliyiz diyebilirim... Burdan, hepsine senin araciliginla tesekkür etmek istiyorum...

Egitim ve tedavi sürecinizden bahsetmek ister misin?
Bu sürecte Prof. Dr. Ahmet Aydin (Cerrahpasa Cocuk Hastaliklari-Beslenme ve Metabolizma), Cem Kinaci (nükleer tip uzm.), Nese Balci (duyu terapisi ve refleksloji) bu uzmanlarin yardimiyla agir metal atilimi ve kafeinsiz, glutensiz diyetler uygulandi. Hiperbarik oksijen tedavisi yapildi. 

Gökberk'le 1 gününü anlatir misin?
Yari zamanli calisiyorum. Örgün egitimde, özel sinifta yarim gün egitim alan Gökberk, ögleden sonralari rehabilitasyon merkezine gidiyor. Gitmedigi günlerde birlikte müzik dinleriz, dans ederiz... Oglumla yürüyüslerimiz vardir. Birlikte market alisverisi yapiyoruz. Ev islerinde yardimci olur bana, mesela sofrayi kurar, bulasik makinasini bosaltir, kasiklari yerlestirmek gibi :))




Annelik hep istedigin birsey miydi?
23 yasinda anne oldum ama simdiki aklim olsa bir yedi yil daha ertelerdim... Nedeni? -hazir degilmisim, hos böyle bir sorumluluk üstlenmeye insan hangi yasta hazir olur ki????

Annelik tükürdügünü yalamaktir derler... Bu söze birebir denk düsen yasanmisligin var mi?
Olmaz mi! Mesela, cocuguna bagiran annelere sinir olurdum oysa simdi avazim ciktigi kadar bagiriyorum... :(
Veya cocugun herseyini yapan annelere, yemegini yedirenlere sinir olurdum. Suan aynisini yapiyorum. Kocaman cocugun yumurtasini hala ben yediriyorum... (cok ayip bak utandim cidden)

Peki Funda, en son ne zaman kendine adamakilli vakit ayirdin?
Son zamanlarda kendime vakit ayiramiyorum. Babam rahatsiz ve kalan vakitlerimi onunla geciriyorum. Ama haftada 1 veya 2 kere ayirabilirsem cok mutlu oluyorum ve kendimi özel hissediyorum...


Her zorluga ragmen iyiki anneyim, iyiki dogurmusum diyor musun?
Herseye ragmen Anneyim evet, pembe bir tablo cizemiyorum. Zaman zaman bu yükün altinda ezildigim anlarim oluyor. Hayatin insana neler getirecegi hic belli olmuyor, ama beni zorladigi kesin!..
Ben bir iletisimciyim yani gazeteci ama iletisim eksikligi olan bir oglum var, ne garip degil mi?
Bundandirki bana göre anneligin en zor yanlarindan biri caresizlik...

Son olarak özel cocuga sahip bir anne olarak, annelere ne demek istersin.
Duyarli, hosgörülü ve vicdanli cocuklar yetistirsinler ki, farkliliklari olan insanlara saygili olmayi ögretsinler...


-Fundacim cok cok tesekkür ederim... Umudunuz ve yasam enerjiniz hep var olsun...

Bugün Anneler Günü ve cocuklarimiz bizlere sarilip, dokunup, iyiki varsin Annee diyecek... Cocugumuza gülümseyip hediyemi yine unuttun dimi? - diye takilacagiz belki... O an bu kücücük davranisi yillardir sabirla, umutla bekleyen anneleri düsünüp, bu Annelerimiz icinde simsiki sarilalim cocugumuza... Cünkü bazi özel cocuklarimiz o sarilmayi, o ufacik tensel dokunmayi  bile geri itebiliyor...

Annelerin her günü özel bana göre, sevdiklerinizle, umutlarinizla, gücünüzle tüm güzellikler sizlerin, hepimizin olsun Anneler...
Unutmayin hayat bizimle var oluyor....